BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZİ AYAKTA TUTUN
ÇÖREKOTU YAĞI
Çörekotu tohumları içerinde birçok etken maddeyi barındırmaktadır. Bu özelliğinden dolayı herderda deva olan bir bitki portresi çizmektedir ve bu maddeler çörekotunun bir çok koruyucu hekimlikte destekleyici rol oynamasını sağlamaktadır. Çörekotu yağında alfa pinen, alfa –terpinen, arakidon asit, artemisiaketonbehem asit, beta-pinen, beta-tujon, borneol, bornil asetat, karvakrol, karvon, limonin, linalool, miristin asit, palmitik asit, palmitinolein asit, sabinen, sabinen hidrat, stearin asit, timohidrokinon, timol bulunmakla beraber aromatik bileşiminde saponin , tanenler ve özellikle bağışıklık sistemi destekleyici TİMOKİNEN içerir.
Yüzüncü yıl üniversitesinin 2003 yılında tıp dergisinde yayınlanan çalışmasında çörekotunun insanlarda hücresel bağışıklık sisteminin T LENFOSİT alt grupları ve toplam LÖKOSİT sayısı üzerinde gözle görülür bir artış sağladığı ve bununda bağışıklık sistemini destekleyeceğini ortaya koymuştur.
Bunun gibi birçok akademik araştırmaya konu olan çörekotunun faydalarını blog yazılarımızda detaylı olarak bulabilirsiniz.
Devedikeni : Tohumları karaciğeri koruduğu bilinen birkaç bileşiğin karışımından oluşan SİLMARİN içerir. Yapraklarında dolaşıma yararlı antioksidanlar olan flavonoitler ve yağları emülsiyon yapıp kolestrol tortularını parçalayan b-SİTOSTEROL bulunur.
Destek amaçlı kullanımı: bir dizi araştırmanın sonucu devedikenin deki SİLMARİN bütün vücudu serbest radikallerin verdiği hasardan koruyan antioksidan özelliklere sahiptir olduğunu göstermektedir. Silmarinin antienflematuar etkisi ispanyada yapılan çalışmalarda da gösterilmiştir.
BİBERİYE HİDROSÖLÜ:
Biberiye birçok aktif bileşen içerir. Flavonoitleri uyarıcı ve anti oksidandır. Fenolleri özellikle biberiye asidi antiseptiktir. Büzücü tanenleri enfeksiyonlara direnirken yağının hem uyarıcı hemde masaj yağı olarak kullanıldığında vücütta rahatlama sağladığı bilinmektedir.. Bitkinin keskin bir kokuya sahip uçucu yağı sineyol ve kafuru da dahil bir dizi aktif destekleyici bileşene sahiptir.
Biberiyedeki flavonoitler kılcal damarları güçlendirip dolaşımı uyararak bağışıklık sitemini destekler. Aynı zamanda dolaşımdaki katkısı sebebiyle hafızayı ve konsantrasyonu düzenler. Bakteri öldürücü özellikleri olan biberiye gargara ve dahili kullanımda destekleyici rol oynar.
Biberiye ile alakalı akademik çalışmalara blog sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
KULLANIM ŞEKLİ:
Çörekotu yağı sabahları 1 çay kaşığı içilmesi tavsiye edilir.
Biberiye suyu akşamları yemekten ½ fincan tüketilmesi tavsiye edilir. Yemeklerin üzerine içilen biberiye hidrosölü hazımsızlığı giderir sindirimi kolaylaştırır.
UYARILAR VE ÖNLEMLER :
Biberiye ile demir takviyeleri aynı anda kullanılmamalıdır.
Biberiye hidrosölünü ve çörekotu yağını hamile kadınlar ve çocuklar doktor tavsiyesi ile kullanmalıdır.
Çörekotuna alerjisi olanlar çörekotu yağını kullanmamalıdır. .
Çörekotu yağını düzenli ilaç kullananlar doktoruna danışmadan kullanmamalıdır.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZİ AYAKTA TUTUN
ÇÖREKOTU YAĞI
Çörekotu tohumları içerinde birçok etken maddeyi barındırmaktadır. Bu özelliğinden dolayı herderda deva olan bir bitki portresi çizmektedir ve bu maddeler çörekotunun bir çok koruyucu hekimlikte destekleyici rol oynamasını sağlamaktadır. Çörekotu yağında alfa pinen, alfa –terpinen, arakidon asit, artemisiaketonbehem asit, beta-pinen, beta-tujon, borneol, bornil asetat, karvakrol, karvon, limonin, linalool, miristin asit, palmitik asit, palmitinolein asit, sabinen, sabinen hidrat, stearin asit, timohidrokinon, timol bulunmakla beraber aromatik bileşiminde saponin , tanenler ve özellikle bağışıklık sistemi destekleyici TİMOKİNEN içerir.
Yüzüncü yıl üniversitesinin 2003 yılında tıp dergisinde yayınlanan çalışmasında çörekotunun insanlarda hücresel bağışıklık sisteminin T LENFOSİT alt grupları ve toplam LÖKOSİT sayısı üzerinde gözle görülür bir artış sağladığı ve bununda bağışıklık sistemini destekleyeceğini ortaya koymuştur.
Bunun gibi birçok akademik araştırmaya konu olan çörekotunun faydalarını blog yazılarımızda detaylı olarak bulabilirsiniz.
Devedikeni : Tohumları karaciğeri koruduğu bilinen birkaç bileşiğin karışımından oluşan SİLMARİN içerir. Yapraklarında dolaşıma yararlı antioksidanlar olan flavonoitler ve yağları emülsiyon yapıp kolestrol tortularını parçalayan b-SİTOSTEROL bulunur.
Destek amaçlı kullanımı: bir dizi araştırmanın sonucu devedikenin deki SİLMARİN bütün vücudu serbest radikallerin verdiği hasardan koruyan antioksidan özelliklere sahiptir olduğunu göstermektedir. Silmarinin antienflematuar etkisi ispanyada yapılan çalışmalarda da gösterilmiştir.
BİBERİYE HİDROSÖLÜ:
Biberiye birçok aktif bileşen içerir. Flavonoitleri uyarıcı ve anti oksidandır. Fenolleri özellikle biberiye asidi antiseptiktir. Büzücü tanenleri enfeksiyonlara direnirken yağının hem uyarıcı hemde masaj yağı olarak kullanıldığında vücütta rahatlama sağladığı bilinmektedir.. Bitkinin keskin bir kokuya sahip uçucu yağı sineyol ve kafuru da dahil bir dizi aktif destekleyici bileşene sahiptir.
Biberiyedeki flavonoitler kılcal damarları güçlendirip dolaşımı uyararak bağışıklık sitemini destekler. Aynı zamanda dolaşımdaki katkısı sebebiyle hafızayı ve konsantrasyonu düzenler. Bakteri öldürücü özellikleri olan biberiye gargara ve dahili kullanımda destekleyici rol oynar.
Biberiye ile alakalı akademik çalışmalara blog sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
KULLANIM ŞEKLİ:
Çörekotu yağı sabahları 1 çay kaşığı içilmesi tavsiye edilir.
Biberiye suyu akşamları yemekten ½ fincan tüketilmesi tavsiye edilir. Yemeklerin üzerine içilen biberiye hidrosölü hazımsızlığı giderir sindirimi kolaylaştırır.
UYARILAR VE ÖNLEMLER :
Biberiye ile demir takviyeleri aynı anda kullanılmamalıdır.
Biberiye hidrosölünü ve çörekotu yağını hamile kadınlar ve çocuklar doktor tavsiyesi ile kullanmalıdır.
Çörekotuna alerjisi olanlar çörekotu yağını kullanmamalıdır. .
Çörekotu yağını düzenli ilaç kullananlar doktoruna danışmadan kullanmamalıdır.